Yapay Zekâya Yetki Verenler, Hesap da Vermeli.
Merhaba,
Bugün bir soru sorarak başlamak istiyorum:
Bir yapay zekâ sistemine yetki veren, o sistemin kararlarından da sorumlu değil midir?
Bir vatandaş olarak bir devlet dairesine başvurdunuz. Başvurunuz otomatik olarak reddedildi. Sebep? Bilinmiyor. Gerekçe? Yok. Sorumlu? Hiç kimse.
İşte tam da bu nedenle bugünkü yazımın başlığı net:
“Yapay Zekâya Yetki Verenler, Hesap da Vermeli.”
Dijital Bürokrasi: Yeni Nesil Sürgün Yöntemi mi?
Kamuda kullanılan yapay zekâ sistemleri artık istihdamdan sosyal yardımlara, adli süreçlerden kamu ihale analizlerine kadar pek çok alanda aktif. Ancak bu sistemlerin çoğu:
- Nereden beslendiği belli olmayan verilerle çalışıyor.
- Karar mantığını açıklamıyor.
- Vatandaşa itiraz hakkı tanımıyor.
Peki soruyorum:
Devlet; şeffaf olmakla yükümlü değil mi?
O zaman yapay zekânın şeffaf olmayan kararları neden meşru sayılıyor?
Algoritmik Yetki = Dijital Otorite
Bu sistemleri yöneten kamu otoriteleri, algoritmalara yetki verirken denetim yükümlülüğünü de üstlenmek zorundadır. Çünkü algoritmalar:
- Önyargı içerebilir,
- Hatalı veriye dayanabilir,
- Belirli grupları sistematik olarak dışlayabilir.
Bu durumda kararın görünürdeki faili “yapay zekâ”, ama asıl sorumlusu kararı bu sisteme bırakan kişilerdir.
Nerede Şeffaflık, Nerede Denetim?
Bugün Türkiye’de kamu algoritmalarına dair şu eksiklikler göze çarpıyor:
- Açıklanabilirlik yok: Sistem nasıl çalışıyor, belli değil.
- Geri bildirim yok: Hatalı karar itiraz edilemiyor.
- Yasal zemin yetersiz: AI denetimi konusunda açık ve bağlayıcı düzenleme yok.
- Bağımsız denetim eksik: Ne TBMM ne Sayıştay algoritmaları denetleyebiliyor.
Çözüm: Dijital Anayasacılık
Yapay zekâ destekli sistemlerin kamu hizmetlerine entegrasyonu elbette önemlidir. Ancak bu entegrasyon:
- İnsan haklarına,
- Etik ilkelere,
- Veri mahremiyetine
dayanmadığı sürece “verimlilik” adı altında bir dijital tahakküme dönüşebilir.
Bu nedenle SGT olarak çağrımız nettir:
✅ Kamusal algoritmalar açıklanabilir ve izlenebilir olmalı.
✅ Her kararın arkasında bir sorumlu insan bulunmalı.
✅ Yapay zekâ sistemleri için bağımsız denetim organları oluşturulmalı.
✅ “Veri egemenliği” dijital bağımsızlığın temeli olmalı.
“Kararın sorumlusu kim?” sorusu, çağımızın yeni vatandaşlık sınavıdır.
Yapay zekâya yetki veren kurumlar, bu soruya hesap verircesine hazırlıklı olmalıdır.
Selamla başladık, uyarıyla bitirelim:
Algoritmaların arkasına saklanan karar mekanizmaları; halktan değil, gölgelerden beslenir.
Yasin Demirci
SGT Köşe Yazarı