Teknoloji ve yapay zeka gelişmeye devam ettikçe, insanların yapay zeka modellerine karşı romantik ve cinsel ilgi duyması da giderek artıyor. Ancak, bu tür ilişkiler zihinsel sağlığımızı nasıl etkileyebilir?
Tuhaf Bağımlılıklar ve İnsan-Dışı Nesnelerle İlişkiler
Bir zamanlar TLC’de yayınlanan My Strange Addiction adlı bir program vardı. Bu program, yatak süngerleri yemek veya kendi idrarını içmek gibi tuhaf bağımlılıkları olan insanları konu alıyordu. Bu programda aklımdan çıkmayan bir hikâye, Nathaniel’in arabasıyla yaşadığı “romantik” ilişkiydi.
Geçtiğimiz günlerde Nathaniel’in hikâyesine dair bir güncelleme yayınlandı. Belki gerçekleri görmüştür ya da davranışlarını açıklayacak bir psikolojik teşhis konmuştur diye düşündüm. Ancak, öğrendim ki Nathaniel başka cansız nesnelerle de ilişkiler yaşamış, fakat hâlâ eski arabasını düşünüyor.
Birçok kişi için bir insanın arabasına karşı cinsel çekim duyması şoke edici olsa da, aslında insan-dışı nesnelerle cinsel ve romantik bağlar kurmak giderek yaygınlaşan bir durum hâline geliyor.
Yapay Zekâ ve Romantik İlişkiler
2025 yılının 14 Ocak tarihinde, “Yapay Zekâ Robot Sevgili” terimi Google Trendler’de büyük bir yükseliş gösterdi. İnsanların yapay zekâ sevgilileriyle cinsel deneyimler yaşamak istemesi şaşırtıcı değil. Hatta bir geliştirici, bir yapay zekâ botu ile fiziksel etkileşim kurabilen bir sistem geliştirerek 1.000 dolar kazandı.
Las Vegas’ta AI Seks Projeleri
Las Vegas’ta, ElizaOS adlı bir yapay zekâ sisteminin geliştiricisi, birinin AI modeliyle “birlikte olmasını” sağlayacak bir yöntem geliştirmesi için 1.000 dolarlık bir ödül koydu.
Bry.ai adlı bir geliştirici, erkek yalnızlığını sona erdirme iddiasıyla AI destekli seks oyuncakları üreten Orifice projesini geliştirdi. Bu proje, kadınların yerini yapay zekâ ile doldurmayı amaçlıyordu ve 70.000 dolarlık bir yatırım aldı.
Bry.ai, bir AI destekli fleshlight (erkekler için tasarlanmış bir seks oyuncağı) geliştirdi. Bu cihaz, kullanıcıların hareketlerini algılayarak yapay zekâ modeline sinyaller gönderen bir “jest tanıyıcı” yazılımla çalışıyordu. Yapay zekâ modeli ise bu sinyallere uygun yanıtlar üretiyordu.
AI Sevgililer ve Zihinsel Sağlık
Yapay zekâ teknolojisinin yalnız ve hassas bireyler üzerindeki olumsuz etkilerini daha önce gördük. Örneğin, bir anne, oğlu yapay zekâ sohbet botu ile uzun süre konuştuğu için intihar ettiğinde Character.AI şirketine dava açtı.
BBC’nin haberine göre, Belçikalı bir adam da uzun süre bir chatbot ile konuşmasının ardından intihar etti. Hatta bir başka chatbot, genç bir adamı İngiltere Kraliçesi’ne suikast düzenlemeye teşvik etti.
San Francisco merkezli Mira adlı bir şirket, AI sevgilileriyle ilgili Google aramalarındaki artışı ve aynı dönemde zihinsel sağlık hizmeti alan kişilerin sayısındaki yükselişi inceledi. 2022 ile 2023 yılları arasında, ABD’de zihinsel sağlık tedavisi veya danışmanlık alan yetişkinlerin sayısı yaklaşık 56 milyondan 59 milyona yükseldi.
Bu veriler, teknolojiye olan aşırı bağımlılığın zihinsel sağlığımıza zarar verebileceğini düşündürüyor.
AI İlişkilerinin Psikolojik Etkileri
Lisanslı klinik sosyal hizmet uzmanı ve Strengths Squared’ın kurucu ortağı Lisa Birnbaum’a göre, bu konu siyah ve beyaz kadar net değil.
“Yapay zekâ sohbet botları, psikolojik destek alamayan veya yardım istemekten çekinen kişilere sürekli erişim sağlayabilir” diyor Birnbaum. “Ayrıca, bu botlar, yargılanma korkusu olmadan düşüncelerini ve duygularını ifade etmek isteyenler için güvenli bir alan sunabilir.”
Ancak Birnbaum, yapay zekâ sohbet botlarının insan ilişkilerinin yerini alamayacağını vurguluyor.
“Chatbot’lar, iletişim pratiği yapmak veya zihinsel olarak zor bir süreçten geçen insanlara yardımcı olmak için faydalı olabilir. Özellikle de alkolizm veya uyuşturucu bağımlılığı gibi damgalanmış konular söz konusu olduğunda,” diyor. “Ama nihayetinde, bu tür yapay zekâ destekli araçlar insan etkileşiminin yerine geçmemeli, onu tamamlamalıdır.”
Öte yandan, teknoloji sayesinde insanlar zihinsel sağlık desteği alma konusunda daha fazla teşvik ediliyor. Birnbaum’a göre, “Online platformlar ve hizmetler sayesinde zihinsel sağlık sorunlarıyla ilgili farkındalık artıyor ve damgalanma azalıyor, bu da daha fazla insanın yardım aramasını sağlıyor.”
Suudi Arabistan’ın Robot Şehri Projesi
Yapay zekâ ve robot teknolojilerinin entegrasyonu sadece bireysel ilişkilerde değil, şehir planlamalarında da büyük bir rol oynuyor. Suudi Arabistan, dünyanın en ileri teknolojiye sahip şehirlerinden biri olması planlanan NEOM adlı mega projeyi inşa ediyor. Bu proje, otonom robotlar, yapay zekâ destekli yönetim sistemleri ve ultra modern altyapılarıyla geleceğin şehir konseptini temsil ediyor.
NEOM’un en dikkat çekici bölümlerinden biri olan The Line, geleneksel şehir anlayışını tamamen değiştirerek tamamen akıllı sistemlerle yönetilecek. Şehir, yapay zekâ destekli ulaşım, güvenlik ve enerji yönetim sistemleriyle insanların yaşam tarzını yeniden şekillendirmeyi hedefliyor.
Bu tür projeler, yapay zekânın ve robotların insan hayatındaki yerini her geçen gün artırıyor. Ancak, bu teknolojilerin sosyal ve psikolojik etkileri konusunda dikkatli olunması gerekiyor.
Yapay zekâ ile kurulan ilişkiler, yalnız bireyler için bir destek mekanizması olarak görülebilir. Ancak, insanlarla olan ilişkilerimizin yerini almaya başladığında, bunun zihinsel sağlığımız üzerindeki etkileri sorgulanmalıdır. Gerçek insan etkileşimleri yerine yapay zekâ ilişkilerine yönelmek, uzun vadede psikolojik dengesizliklere ve toplumsal değişimlere neden olabilir.
Bu konuda daha fazla araştırmaya ve farkındalığa ihtiyaç var. Çünkü teknoloji ilerlemeye devam ettikçe, insan doğası ve psikolojisi üzerindeki etkileri de daha karmaşık hâle geliyor.
Fotoğraf; https://www.analyticsinsight.net/latest-news/when-humans-fall-in-love-with-robots-technology-gets-complicated