Salkım Sitesi’nde Organize Baskı ve Fiziksel Şiddet! Kamera Kayıtlarıyla Sabit Skandal


“Evinde güvende olmayan bir birey, siberde de güvende değildir.”

Şile’deki Salkım Sitesi’nde yaşanan olaylar, sıradan bir yönetim anlaşmazlığını çoktan aştı. Kamera kayıtlarına yansıyan fiziksel saldırı, belgelenmiş usulsüz harcamalar, sözleşmesiz işçi çalıştırma ve adrese teslim işler, hukuk ve kamu vicdanını harekete geçiriyor.


⚠️ “Ya bu düzene uy, ya bu siteden git” baskısı: Yönetim dışı kalanlara organize sindirme politikası

İstanbul Şile’de bulunan Salkım Sitesi, huzur dolu bir yazlık alan olması gerekirken, adeta yerel bir otorite düzeninin kurulduğu bir yapı hâline geldi. Yönetim dışında kalan sakinlere sistematik dışlama, tehdit, itibarsızlaştırma ve fiziksel şiddet gibi uygulamalar yöneltiliyor.

B.B. yönetime karşı şeffaflık ve hesap verebilirlik çağrısı yaptıktan sonra baskıların hedefi hâline geldi. B.B’nin iddiasına göre, eski denetim kurulu başkanı H.Ü., kendisine şöyle dedi:

“Biz burada düzeni kurduk. Önde biri korku estiriyor, arkada biz yönetiyoruz. Ya bu düzene uyarsın, ya da bu siteyi terk edersin.”

Bu teklifi reddeden B.B. önce dışlandı ve tehdit edildi ardından fiziksel saldırıya uğradı.


📹 Kamera kayıtlarıyla belgelenmiş saldırı: “Silah sayılan bir cisimle yüzüme vurdu”

B.B. kendimize ait alanımızda site çalışanlarının yanında onlardan güç alarak, yöneticinin silah sayılan bir cisimle yüzüne vurduğunu belirtti. O anlar, site güvenlik kameralarına yansıdı.

“Kameralara her şey net şekilde yansıdı. Yüzüme sert bir cisimle vurduktan sonra, site bahçıvanlarının arkasına saklanarak kaçtı.” 71 yaşındaki bu şahsa karşılık dahi vermedim. Adamcağız “ben buranın yöneticisiyim” diye bağırırken zaten ona çok acımıştım.

Olay sonrası darp raporu alındı, ve savcılıkça başlatılan soruşturma kapsamında saldırgan hakkında adli kontrol, mağdura yaklaşmama ve yurt dışına çıkış yasağı tedbirleri uygulandı.


📄 Usulsüzlükler zinciri: Resmî raporlarla belgelenmiş harcamalar ve sözleşmesiz işçiler

Denetim raporlarında ortaya çıkan usulsüzlükler ise skandalın sadece şiddet boyutunda kalmadığını gösteriyor. Belgelerle sabit tespitlerden bazıları şunlar:

  • Sözleşmesiz ve iş tanımsız personel çalıştırılması: İş güvenliği ve sorumluluk zinciri hiçe sayılmış.

  • Yönetim çevresine özel hizmet: Ortak alan çalışanları, bazı dairelerin bahçıvanı gibi kullanılmış.

  • Denetim raporuna giren usulsüz harcamalar: Nerede, ne için harcandığı belirsiz binlerce TL’lik ödemeler.

  • Adrese teslim işler: Hizmet ve alım ihaleleri, rekabetsiz ve kapalı çevreye verilmiş.

B.B.bu belgeleri noter kanalıyla yönetim kuruluna iletti ve sürecin şeffaflaşmasını talep etti.

💬 “Burada bir tür mafyatik yapı kurulmuş”

“Site yönetimi değil, çıkar gruplarının yönettiği bir yapı var. Şeffaflığa kapalı, tehdit ve şiddetle ayakta duran bir düzen kurmuşlar. Kamera kayıtları ortada, belgeler ortada. Türkiye’de apartmanlardan başlayarak yeni bir yönetim ahlakı inşa edilmezse bu zihniyet ülkenin mikro hücrelerine yerleşir.”

🧠 Siber Güvenilir Türkiye’den mesaj: Güvenlik, sadece dijitalde değil hayatın her alanındadır

Siber güvenlik yalnızca verilerin korunması değil, toplumun adaletli ve güvenli ortamda yaşama hakkını savunmaktır. Bu olay bize gösteriyor ki:

✅ Güvenlik, yalnızca devletin değil, vatandaşın da mücadelesidir.
✅ Apartmanlar, siteler, özel mülkler de kamusal düzenin uzantısıdır.
✅ Şiddetin, usulsüzlüğün, tehdidin olduğu yerde dijital ya da fiziksel güvenlikten söz edilemez.

“Profesörüm” Dedi, Üniversitede Kaydı Yok! Salkım Sitesi’nde Yönetim Skandalları Bitmiyor

Şile de bulunan Salkım Sitesi’nde yaşanan olaylar, modern şehir yaşamında nasıl geri kalmış bir yönetim anlayışının hâlâ sürdüğünü gözler önüne seriyor. Fiber altyapı bulunmayan sitede, rant odaklı “boya kampanyaları” düzenlenirken, site sakinlerinin temel iletişim hakları dahi sağlanamıyor. Ne resmi bir internet sitesi var ne de çalışan bir e-posta adresi… Sakinlerden gelen taleplerin kayıt altına alınmaması, yalnızca telefonla ve sözlü olarak “iletin” denmesi bu çağda kabul edilemez bir uygulama olarak öne çıkıyor.

Site güvenliği de en az iletişim kadar sorunlu. Güvenlik görevlisi yok ama güvenlik kulübesi var. Üstelik site çalışanları, yöneticiden aldıkları talimatla hareket ederek, yönetimi eleştiren kişilerin misafirlerine dahi kimlik kontrolü yapmaya kalkışıyor. Bu yaklaşım, özel yaşamın gizliliği ve kişisel haklar açısından da ciddi soru işaretleri doğuruyor.

Tüm bu kaosun ortasında dikkat çeken bir başka konu ise, eski denetim kurulu başkanı şimdiki site yöneticisi H.Ü.’nün kişisel beyanları. Kendini “profesör” olarak tanıtan H.Ü.’nün, ilgili üniversitede profesörlüğüne dair kaydına rastlanmadığı öğrenildi. Çelişkili açıklamaları ve kamuoyuna yansıyan tutarsız beyanları nedeniyle söz konusu üniversiteye de yazı yazılarak resmi bilgi talebinde bulunuldu. Salkım Sitesi’nde yaşanan bu çarpıklıklar, sadece bir yönetim sorunu değil, aynı zamanda bilgi kirliliği ve kötü niyetli yönlendirme iddialarını da gündeme taşıyor.

Yöneticiliğin; teknik bilgi, şeffaflık ve hesap verebilirlikle yürütülmesi gerektiğini belirten site sakinleri, sözleşmesiz çalıştırılan personeller, kayıt dışı harcamalar ve adrese teslim işler nedeniyle denetim raporlarında yer alan usulsüzlükler nedeniyle yapılan şikayetler nedeniyle de Savcılık makamı devreye girdi.

“KVKK ya uyun dedi aranması var kaçak bu denilerek iftira atıldı”

B.B. Kendisini ilk başta yönetime davet edenlere “önce KVKK’ya uygun olarak borç listesindeki isimleri yayınlamayın dedi önce yapmayız dediler. Savcılık ifadelerinde “suç olduğunu bilmiyorduk” dediler. Sadece benim adımı yıldızlayıp beni hedef gösterdiler. Şimdi ise listedeki tüm isimleri yıldızladılar. İşte bunlar kötü niyetin ve iş bilmezliğin vücut bulmuş halidir. Madem yetkin var ve bilgin var neden buranın başkanı benim ben ne dersem o olur diyorsun da Yüce Türk Adaletinin huzurunda neden aynı iddiayı devam ettirmiyorsun? Ben başkanım veya yöneticiyim karışamazsın diyemiyorsun? dedi

📢 Bu sadece bir site meselesi değil, sistem meselesidir.

Olayın tüm belgeleri Siber Güvenilir Türkiye arşivine alınmış, gelişmeler hem kamu hem adli makamlar nezdinde takip altına alınmıştır.

“Derebeylik düzeni yıkılmalı, hukuk üstün gelmeli”

Olayın mağduru B.B., yaptığı açıklamada, site içindeki bu yapının “açık bir tiranlık” olduğunu belirtti. “Burada bir ‘aşiret modeli’ kurulmuş. Güçlü olan değil, bağlantısı olan kazanıyor. Ben buna boyun eğmeyeceğim. Korkutmaya çalışanlar artık korkmalı. Adalet, eninde sonunda herkese lazım olacak” dedi.


Uzmanlar uyarıyor: Küçük alanlarda güç istismarı artıyor

Site yönetimi gibi mikro düzeydeki yapılarda dahi güç istismarının ciddi sorunlara yol açabileceğini belirten uzmanlar, bu tür olayların “örgütlü suç” kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini vurguluyor. Türkiye genelinde benzer örneklerin artması, apartman ve site yönetimlerinin denetim altına alınması gerektiğini gösteriyor.

Şile’deki Salkım Sitesi’nde yaşanan olayların ardından, pazar günü bir genel kurul çağrısı yapıldı ve saldırı yapılan kişiyi siteden uzaklaştırma çabaları deşifre oldu. Saldırıya uğrayan site sakininin siteden uzaklaştırılması yönünde art niyetli bir hamle yapmak isteyen H.Ü.’nün girişimi, yasal engellerle karşılaştı. H.Ü. ve suçunu birlikte işlediği kişiler hakkında adli kontrol tedbirleri bulunduğundan, bu hamle boşa çıkmış oldu. Bu haber, Şile mahkemeleri tarafından devam eden ve Savcılık tarafından yürütülen soruşturmalara ilişkin kamuoyunun bilgilendirilmesi amacıyla yayımlanmıştır. Tanıklık, bilgi, ihbar ve destek için Şile Cumhuriyet Başsavcılığı ve Şile 2. Asliye Ceza Mahkemesine ulaşabilirsiniz